Ministry of Coffee Istanbul


MOC, yani Ministry of Coffee. 

Nişantaşı'nda bu hafta açılan yeni coffee shop'un ismi bu. Çocukluğumdan beri ciddi anlamda sevdiğim bir özelliğim var: Bazı muhteşem şeyleri tamamen içgüdüsel olarak bulma yeteneği! İşte bu yüksek tavanlı, huzur kaynağı kahve dükkanı da bu keşiflerden biri oldu.

Dün öğle yemeği için ofisten çıktığımda, tesadüfen instagram'da biri fotoğraf paylaşmış. Yüzlerce cafe, restoran, mekan paylaşılır da, nedense bu "gitmem lazım" hissi uyandırdı bende. Hemen internetten adresini bulup Nişantaşı'ndaki mekanı keşfetmek üzere yola koyuldum. Yağmurlu, ama üşütmeyen, harika bir hava eşliğinde üstelik... 

Yeni bir yere girdiğimde, önce mutlaka filtre kahvesini denerim. Filtre kahve iyiyse, yeniden gelebilirim. Bu sefer de kural bozulmadı ve bir adet sütlü filtre kahve istedim. Ben mekanı incelerken, kahvem hazırlanıyordu. Yüksek tavanlı yerlere oldum olası bayılmışımdır, ama asıl karar kahve tadıldıktan sonra verilecekti. Kahvem hazırlandı, artık zamanı gelmişti...

(Eski blog'dan hatırlayanlar vardır: Kahve benim için çok önemlidir. Sabah kahvemi içemezsem mümkün değil ayılamam, gün içinde onu takiben 2-3 kupa daha mutlaka gelir. Hayatımın son 10 senesi, günde en az 1, çok çalışıyorsam 10-12 kupaya varan kahve tüketerek geçtiğinden, kötü kahveye de tahammülüm yok haliyle.)

Bu kadar gündelik, ama bir o kadar da hassas olan bu konuda, sonucu da epey merak ediyordum. Kahveyi aldım, güler yüzlü çalışanlara iyi günler diledim, şemsiyemi açtım, yağmur altında Nişantaşı'nın güzel sokaklarında yürümeye başladım. Kahveyi hafifçe üfledim (diliniz yanarsa kahveden zevk alamazsınız), ve ilk yudumu aldım:

Hayatımda içtiğim en iyi filtre kahve!?

Şaka yapmıyorum. Abartmıyorum. Gidin, deneyin. Yumuşacık, ama kahve tadını aldığınız harika bir filtre kahveleri var. Günlük süt kullanıyorlar. Ve gerçekten, ortalamanın -biraz- üzerinde olan fiyatının (orta boy, 12 TL) hakkını veriyorlar.

İyi ki açılmışsın Ministry of Coffee, Nişantaşı'na hoş geldin!

Sevgiler,

Meriç


1 yorum:

  1. Şu yazını okuduğumdan beri kahvesini çılgınca denemek istiyorum, fakat hala fırsat bulamadık gitmeye, inanılmaz içimde kaldı. Önce senin yazını okudum, arkasından instagramda mekana ait üç farklı kahveseverden fotoğraf gördüm, ismi de harry potter'ı çağrıştırıyor, çok seveceğimi bildiğimden ertelediğim filmler gibi oldu burası :)

    YanıtlaSil

 

Twitter Updates

Translate

Instagram Photos